Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) ile ilgili yasa teklifinin gelecek hafta TBMM Başkanlığına sunulması bekleniyor. Teklif önce komisyonda, ardından Genel Kurul’da görüşülerek yasalaşacak. Yasa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayının ardından Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra yürürlüğe girecek. Hükümet, teklifin ocak ayında yasalaşmasını öngörüyor. Ancak, TBMM’deki görüşmelerin uzaması halinde yasanın yürürlüğe girmesi şubat, mart ayına da sarkabilir. Böyle bir ihtimali de göz ardı etmemek gerekir.
Yasa ocak ayının üçüncü haftasına kadar TBMM’den geçerek yürürlüğe girerse, yaş dışındaki prim günü ve sigortalılık süresi koşulunu yerine getirmiş olanlar ocak ayının sonuna kadar emeklilik dilekçesi verdiklerinde, 1 Şubat 2023 tarihinden geçerli olmak üzere emekli aylığı bağlatabilirler. Yasa görüşmelerinin uzaması ve Resmi Gazete’de yayımlanması ocak ayının son günlerine kalırsa, emeklilik başvurusu konusunda yığılmayı önlemek amacıyla yürürlük tarihi bir sonraki aya bırakılabilir. Bu durumda ilk emekli aylığının bağlanması mart ayına kalabilir.
EYT yasasının yürürlüğe girmesi ile birlikte özellikle emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam eden kişilerin kıdem tazminatı ve kullanılmayan izin haklarına ilişkin işçinin ve işverenin kafasında pek çok soru işareti bulunuyor. Bu konuda merak edilenlere, Yargıtay’ın son kararları çerçevesinde yanıt arayacağız.
EMEKLİ OLUP ÇALIŞMAYI BIRAKAN EYT’LİNİN TAZMİNATI PEŞİN ÖDENİR
Öncelikle, emekli olup işyerinden ayrılan işçilerin haklarından başlayalım. 1475 Sayılı eski İş Kanunu’nun yürürlükteki hükümlerine göre, emeklilik dilekçesi vererek işyerinden ayrılan işçilerin kıdem tazminatının peşin ödenmesi gerekir. Ancak, işçi kabul ederse taksitle ödeme yapılabilir. Kıdem tazminatının taksite bağlanması halinde taksitin süresinde ödenmemesi durumunda en yüksek mevduat faizi uygulanır. Faiz işletilebilmesi için işçinin ihtarda bulunması veya icra takibi başlatması gerekir.
Çalışırken kullanılmayan yıllık izin ücretlerinin de emeklilik tarihindeki son ücret üzerinden peşin olarak ödenmesi gerekir. İzin ücretinden gelir vergisi ve prim kesilir.
İHBAR TAZMİNATI YÜKÜMLÜLÜĞÜ YOK
Normalde iş akdini fesheden tarafın karşı tarafa, işyerindeki çalışma süresine bağlı olarak 2 hafta ile 2 aylık ücret tutarı arasında değişen ihbar tazminatı ödemesi gerekir. Ancak, emeklilik gerekçesi ile iş akdini fesheden işçi ihbar tazminatı ödemez. İşverenden de ihbar tazminatı talep edemez.
EMEKLİ OLUP AYNI İŞYERİNDE ÇALIŞMAYA DEVAM EDENLERİN KIDEM TAZMİNATI
Kıdem tazminatının ödenebilmesi için işçinin emeklilik, yaş dışındaki emeklilik koşullarının sağlanması (15 yıl / 3600 gün gibi), haklı nedenle iş akdini feshetmesi veya işverenin haklı fesih dışında bir sebeple iş akdini sona erdirmesi gerekiyor.
Geçmişteki uygulamalarda, emekli aylığı bağlatan işçinin aynı işyerinde çalışmaya devam etmesi halinde işveren iki yoldan birini seçiyordu. İşçinin emeklilik tarihine kadar olan kıdem tazminatını ödeyebildiği gibi kıdem tazminatını ödemeden aynı koşullarda çalışmaya devam edebiliyordu. İşçi emeklilikten sonra ne kadar çalışırsa çalışsın, kendi isteği ile ayrıldığında dahi emeklilik öncesi ve sonrası döneme ait kıdem tazminatını son ücreti üzerinden alabiliyordu. Çalışma hayatında yaygın uygulama bu şekilde idi.
YARGITAY İÇTİHAT DEĞİŞİKLİĞİNE GİTTİ
Yargıtay, son yıllarda farklı karar vermeye başladı. İşçinin emekli olduktan sonra ara vermeksizin aynı işyerinde çalışmaya devam ettiği durumlarda haklı bir sebep olmaksızın kendi isteği ile işten ayrılması halinde, sadece emeklilik öncesi dönem için kıdem tazminatı ödenebileceği, emeklilik sonrası dönem için kıdem tazminatı ödenemeyeceği yönünde kararlar veriyor. Böyle bir durumda kıdem tazminatının emekli olunan tarihteki son ücret üzerinden hesaplanarak, en yüksek mevduat faizi oranında faiz yürütülerek ödenebileceğine hükmediyor.
İşçinin işverence işten çıkartılması halinde de emeklilik öncesi döneme ait kıdem tazminatının yukarıda anlatılan şekilde hesaplanması, sadece emeklilik sonrası döneme ait kıdem tazminatının son ücret üzerinden ödenmesi yönünde kararlar çıkıyor.
Hemen şunu hatırlatalım. Yargıtay’ın bu yöndeki kararları 4857 (eski 1475) Sayılı İş Kanunu’na tabi çalışanlar ile ilgili anlaşmazlıklar üzerine verildi.
NE YAPILMALI?
İşletmelerin, aynı anda çok sayıda kişi emekli olacağı için 500 - 600 milyar lira dolayında kıdem tazminatı ödemek zorunda kalacağı belirtiliyor. Aynı işyerinde çalışmaya devam eden işçilerin işletmeler üzerinde yaratacağı kıdem tazminatı ödemelerinin ötelenmesi için EYT ile ilgili kanunda düzenleme yapılabilir. Bu düzenleme ile işçinin hak kaybı önleneceği gibi işletmelerin kıdem tazminatı yükünün de zamana yayılması sağlanır.
Böyle bir düzenleme yapılmadığı takdirde emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam eden işçinin, emeklilik sonrası çalıştığı döneme ait kıdem tazminatının ne şekilde ödeneceği hususunun sözleşme ile açıklığa kavuşturulması gerekir.
KIDEM TAZMİNATI NASIL HESAPLANACAK?
Emekli olan işçiye, işyerinde çalıştığı her yıl için 30 günlük giydirilmiş brüt ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Kıdem tazminatı tavanı şu an 15.371 TL olmakla birlikte, ocak ayından itibaren artacak. Brüt ücreti kıdem tazminatı tavanının altında kalanlar, son brüt ücretleri üzerinden tazminat alacaklar. Brüt ücreti kıdem tazminatı tavanını aşanlar ise ocak ayında belirlenecek yeni tavan üzerinden tazminat alabilecekler.
Gönder