İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB'ye açılan terör soruşturması hakkında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun iddialarına ve müfettiş raporuna yanıt verdi.
İBB Başkanı İmamoğlu, altılı masanın temsilcileriyle birlikte Saraçhane'de basın toplantısı düzenledi. İmamoğlu açıklamasında şunları söyledi:
"Hukukun vazgeçilmez ilkeleri vardır. Mesela masumiyet karinesi, mesela suçun şahsiliği gibi evrensel ilkeleri vardır. Hukuksuzluk bu iktidar döneminin normali oldu. Hukuk siyasi iktidarın baskılarıyla eğilip bükülürse, bugünkü durum ortaya çıkar.
1 yıldan fazladır Türkiye Cumhuriyeti'nin İçişleri Bakanı devlet adamı kavramıyla bağdaşmayacak şekilde İBB'ye ve çalışanların ailelerine terörle ilgili suçlamalarda bulunmaktadır. 9 Aralık 2021 günü TBMM'de hezeyana kapılan bakan sayı ve örgüt listesi vererek İBB'de 557 teröristin çalıştığını iddia etmiştir. Biz görevimizin gereği bu sözü kıymetli bularak girişimde bulunmak istedik. Hem İçişleri Bakanlığı hem de İstanbul Valiliği'ne yazı göndererek, 'Bu isimleri bize verin, yasal işlem başlatalım' dedik. Aldığımız yanıt 'Muhatabımız değilsiniz' oldu.
9 Aralık 2021'den 31 Temmuz 2021'e kadar her nedense bakanın kullanmadığı bir yetki var. Belediyelerdeki sakıncalı personelin işten çıkarma yetkisini İçişleri Bakanı'na veriyor. Bakan Soylu sayı ve örgüt ismi vererek tespit yapmış ama terörist diye iddia ettiği kişileri işten çıkarmamıştır. Bakan Soylu böylelikle görev suçu işlemiş midir?
Mülkiye Müfettişleri terörle ilişkili personel soruşturmasını İBB'de başlattı. Devletimizin istediği bilgi ve belge yetkili makamlarla paylaşıldı. Bu süreçte bilgilendirme ne yazık ki tek taraflı yürüdü. Tarafımıza bilgi sunulmadı.
"AK PARTİLİ HEYET BAŞKANI"
Soruşturmanın önemli bir ayrıntısı daha var. Mülkiye müfettişleri İBB'ye geldiğinde 8 kişilik ekibin başında baş müfettiş vardı. Her nedense yaza doğru bu müfettiş heyet başkanlığından alındı ve Ankara'ya çekildi. Heyetin yeni başkanı bir dönem AK Parti'den milletvekili adayı olan bir kişi. Ben İBB Başkan adayı olduktan sonra, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemimle ilgili 28 soruşturmayı açan kişi. Arif Yıldırım isimli AK Partili militan heyet başkanı oldu. 20 Mayıs 2019'da beni suçlayarak ifademi almak istedi. Aklında hem ben varım ve zihninden hiç beni çıkaramıyor.
Ahmak davasında, 'Bu davadan ceza çıkmaz' diyen hakim, başka bir kente sürüldü. Soruşturmada müfettiş çekiliyor, malum zihniyet yerine getiriliyor. Bunlar sıradan olaylar değil.
"SADECE CHP BELEDİYELERİNE TERÖR SORUŞTURMASI"
Bakan Bey 26 Kasım 2022 günü ve aralarında İBB'nin de bulunduğu bazı belediyelerle ilgili müfettiş raporundan bir kısım iddialarını kamuoyuna sundu. Bu bakan kendisini çok akıllı, herkesi aptal sanıyor. Kendini akıllı sanan bakanın AK Parti ile incelemelerinde imar yolsuzluğu, rüşvet iddiaları olduğunu görüyoruz. Sen terör örgütü suçlamalarıyla sadece CHP belediyelerine soruşturma açtın. Eğer adil bir bakansan AK Parti belediyelerine de personel soruşturmasını yap. Bir de çıkmış yüzdeler vererek 'Ben adil birisiyim' demeye çalışıyor. Sen kalbi de aklı da kötülüğe çalışan bir zatsın. Bu kötülükte sınır tanımayan birisin.
Bakan geçen sene 557 dediği terörist sayısını enflasyona uyarlayarak 1667'ye çıkarmış. Bununla ilgili bilgi sorduk ancak cevap alamadık. Bir yıldır İBB'de var olduğu iddia edilen teröristlere ulaşmak ve yasal işlemleri yapabilmek için mücadele ediyoruz ancak Bakan beyin engeline takılıyoruz. İBB'deki teröristleri birisi saklıyor ve işlem yapmıyor.
"UYSAL VE YERLİKAYA GÖREVDEYDİ"
Bakanlık bize hiçbir bilgi vermediği gibi, bizim verilerimizle bakanlık verileri arasında farklar olduğunu görüyoruz. 1 Ocak 2019 ile 31 Aralık 2021 tarihleri arasını tekrar inceledik. O dönem görevde değildik. O dönem Sayın Mevlüt Uysal ve Vali Ali Yerlikaya 27 Haziran'a kadar görevdeydi. Bu dönemleri de inceledik. İçişleri Bakanı olan kişi iddia ettiği 1667 teröristi örgüt örgüt böldü son 51 kişiyi diğer terör örgütleri klasmanına soktu. Bakanın açıkladığı rapor daha sonra İçişleri Bakanı'nın yaptığı açıklamaya göre göre 9 Aralık 2022'de Cumhuriyet Savcılığı'na gönderilmiş durumda.
"AYM GÜVENLİK SORUŞTURMASINI KALDIRDI"
İçişleri Bakanı 23 Aralık Cuma günü attığı son tweet ile konu yargıya taşınmışken yargıyı etkileme faaliyetlerine devam etti.
1. Bakan diyor ki; güvenlik soruşturması yapmadan personel aldılar. Biz 27 Haziran günü mazbatamızı aldık. AYM, biz göreve geldikten 5 ay sonra 28 Kasım 2019'da bir karar aldı. Buna göre güvenlik soruşturması talebini yasal bulmadı, kaldırdı. Bu yasak kararı 81 il valiliğine İçişleri Bakanı Soylu tarafından resmi yazı ile iletilmiştir. AYM, 28 Kasım 2019'da 17 ay boyunca Bakanın 'Yapmamışlar' dediği araştırmayı yasaklamıştı.
Müfettiş raporuna göre kurumlarımıza alınan 25 bin kişiye arşiv araştırması ve güvelik soruşturması yapılmış. AYM'nin yasakladığı dönemde işe alınan kişiye de bu araştırmayı da yapmışlar. Bizi o dönemde 'Niye yapmadınız' diye savcılığa veriyorlar.
Eski Başkan Mevlüt Uysal ve Sayın Vali Ali Yerlikaya'nın sorumlu olduğu dönemde 4 bin 116 kişiden 1400 kişinden güvenlik soruşturması istenmemiş. Sayın Bakan'ın tarifiyle Sayın Uysal ve Sayın Yerlikaya da hileci mi oluyor?
"ESKİ BAŞKANA DA MI HÜLLECİ DİYORSUNUZ"
2. Sabıka kaydı, 'e-devletten alınırken, kamu seçeneği seçilmeliydi' diyor Bakan. Bakan Bey yine saçmalamaya devam ediyor. Dediği gibi bir hülle yöntemi kullanılmışsa bizden önceki ilk 6 ayda işe alınan 4 bin çalışanının 1400'ünün de özel şirket seçeneğinden alınmasını nasıl yorumluyorsunuz? Siz eski başkana da mı hülleci diyorsunuz.
3. Belediyemiz, İSKİ ve İETT'de değerlendirme komisyonlarımız görevlerini yapmaktadır. Bakan Bey sizin döneminizde ne yapılmış bakalım. Sicil kaydında bombalı terör eylemi, terör örgütü üyeliği olanları istihdam etmişsiniz. 2018 Kasım ve Aralık'ta işe alınan 3 terör örgütü İBDA/C üyesinin iş akitlerini biz feshettik.
"PANDORANIN KUTUSU AÇILDI"
Bize yaptığı suçlamaların bir mantısı varsa eski başkan Mevlüt Uysal ve İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da işlemiştir. Bu bakan bir nevi Pandora'nın kutusunu açmıştır.
Mevlüt Uysal döneminde işe alınan, iki kişi nasıl oldu da hassas gözlerinizden kaçtı. Sabıka kaydında yazıyor. Silahlı terör örgütü yöneticiliği yazıyor. Bu iki kişinin de işten çıkışı da bizim dönemimizde yapılmıştır.
Seçimin iptali ardından Sayın Ali Yerlikaya kayyum başkanıyken işe alınan FETÖ iltisakı ortaya çıkan 6 personeli nasıl değerlendirmek gerekir? İçişleri Bakanlığı'nın savcılığa sunduğu o rapor bizde yok. Ama duyumlarımıza göre bu raporda hakkında işlem yapılması istenen kişiler ben ve benim döneminde eski yeni yönetici arkadaşlar.
Savcılığa sunulan raporda dönemin İBB Başkanı Mevlüt Uysal ve İBB Yöneticiler, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya için de işlem talep ettiyse lafım yok. Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu da o dönem görevlidir ve sorumlulardan biridir.
Biz sadece 1 Ocak 2019 ve 27 Haziran 2019 arasını inceledik. Şimdi arkadaşlarım 2019 öncesini de inceliyor. Medyanın ilgisini çekecek personel verilerine ulaşıyoruz. Bakan Bey, kendi yaptığın uygulamalarla partili arkadaşlarını da yaktın haberin olsun.
Bakanın belediyemizle ilgili iddiası terör örgütüne katılanların ailelerine iş verdiğimiz iddiası. Güvenlikten sorumlu bir bakan terör örgütü promosyonu reklamını aleni ne için yapar? Bakan devlet ağzıyla terör örgütüne sahip çıkılmasının reklamını yapıyor. Bakanlığın zaten zayıf. Belediyecilikle ilgin yok. Belediyeler güvenlik kuruluşları değildir. Terör örgütüne kim katılmış, akrabaları kim bilemez. Ne yetkisi ne kuruluşu var. Bu kurumların başında siz varsınız.
İSMAİL ÇATAKLI'NIN KARDEŞİ
Bakan Bey, terör örgütü yakınlarına jest yaptığımızı iddia ediyor. Sayın Bakan, emniyet ve istihbarat gibi hayati önemdeki güvenlik kurumlarını bağladığınız kişinin kardeşi, yurtdışında kaçak firari. 6 yıldır yaz tatilinde bile gelemez olduğunu biliyoruz. Peki, Sayın Bakan kardeşi FETÖ firarisi olan bakan yardımcısını Ağustos 2018'de yardımcınız olarak atadığınızda siz de terör örgütü ailesine jest mi yapmış oluyorsunuz. Sayın Çataklı'nın firari kardeşi nedeniyle, bu kritik göreve tarafınızca getirilmesi sizin de FETÖ'ye yaptığınız jest midir? 2020'de bizzat ağzınızdan 'Bir tek FETÖ'cüyü göreve getirmişsem bu ülkeye ihanet etmişimdir' demiştiniz. Atadığınız 2 kaymakam FETÖ kapsamından görevinden alındı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A ÇAĞRI
Devletimizin kıymetli valileri ve AK Parti siyasileri için de ciddi bir tehdit olduğunu ortaya koymuştur. Bu kişiyi göreve getiren Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. Görev ihmallerinin zincirinin sorumlusu da doğal olarak odur. Sayın Cumhurbaşkanı ya bu kaosa razı geleceksiniz, ya da İçişleri Bakanlığı'nda oturan yüzünüzü kızartmayacak birisini göreve atayacaksınız. Siyasi körlüğe neden yok. İçişleri Bakanlığı kapasitesi yok. Hem AK Parti'yi hem iktidarı rezil etmiştir.
Ne yazık ki aklını ve kalbini günaha teslim etmiş. Hırsı ve öfkesi tarafından kontrol eden bu bakan Türkiye Cumhuriyeti'nin kıymetli kurumlarını istismar etmektedir. 100 yıllık Cumhuriyetin oluşturduğu kurumları 167 yıllık İBB'yi terörle irtibatlandırmak bu kurumlara ve çalışanlarına büyük bir haksızlıktır. En büyük Türkiye düşmanı bile göreve gelse yüzbinlerce aileyi böyle düşman bellemezdi.
Bu bir hukuk davası değildir. Bu bir haysiyet davasıdır. Kimse bizden susmamızı bekleyemez. Kimse bu milletten teslim olmasını beklemesin. Bizler kolay kolay hakkını yedirecek insanlar değiliz. Kimsenin hakkını yemedik, hakkımızı da yedirmeyiz. Mücadeleden de asla vazgeçmeyeceğiz."
Gönder